Bilyeleri aktivitelerimizden kalan boyalar daldırıp bir resim yaptık (yaptı). Onu kaldırıp yeni kağıt koydum. Bir ara ben içeri gittim o devam etti geldiğimde bütün bilyeleri içine katmış ve sadece boyalı bir resimle karşılaştım. Ve halıyla…
Yumurta kutusunu atmaya kıyamadım. Artık ev zaten atıklarla dolmaya başladı. Eskiden eşime kızardım. Şimdi ben şunu nerde nasıl kullanırım diye atamıyorum. Rahmetli anneanneme kızardım yoğut kutularını atmıyor diye şimdi ben şeffaf kapaklı peynir kaplarını atmıyorum Hey gidi Melis ne hale getirdin beni:)
Bu arada eşim bana lakap takmış Montesorri Mom diye yakında blogumun adınıda değiştirebilirim:) Şaka bir yana tm anlamıyla montesorri felsefesini uygulamasamda en azından yapanilirim felsefesini yerşleşmiş çoktan bizimkine. Birde kendinş beğenmiş bu elller çok becerikli dedi bugün bana. Bak bu küçük eller diyede gösterdi hınzır.
Neyse işte Düşlerevinden bir kitap aldık. Biraz pahalı bir kitapta ama üç boyutlu olması çok hoşuma gitti. Yumurrta kolisi guaj boyalar, gözler, fırçalar, pastel boyalar ve pipo temizleyecisinden bence harika bir uğur böceği yaptık… O küçük becerikli eller yaptı tabikiiiiii
Anne kız 5 gün tatil yapıcağız. Annemin bir süre buralarda olmaması kayınvalidemin salgın hastalktan muzdarip olması sonucu ve benim işyerinden artık sıkılmış olmam bahenelerin sayısını arttırınca Cuma günü izne ayrıldım. Cuma sabahı enfes bir kahvaltıdan sonra kızımla önce Ayı Yogiyi izlemeye gittik. Derken Düşlerevi kitabevine uğradık. Atölye çalışmalarının ara tatil nedeniyle sıklaştığını görünce mutlu olmadım değil. Hazır tatilken Melisle bir atölye çalışmasına mı katılsak dedim. Mini çanta yapımı varmış Pzt günü için. Ama ne yazııkki bugün aradılar talep olmamış tek başına da keyifli olmuyormuş. Neyse napalim başka sefere dedik. Prensesimle bu arada pek bir mafetliydik. Zürafa çalışması için yeni tutkalımız ve simlerimizi kullandık.
Bu materyali bir siteden(preschoolpalace.org) buldum. Melis önce renkli kağıtları kesti. Bu arada artık kesme işinde bayağı yol kat etmiş bulunuyor artık çizgilerin üzerinden keserek materyali kendi hazırlıyor. Kestiği renkleri uygun yerlere yapıştırdı sonrada her renkli bölümdeki hayvanları saydı. Üstelik ingilizcesinide söyledi…
Benlik çocuklarda muhteşem işliyor. Dora izlerken atın horse olduğunu öğrenmiş ve ben “horse” dediğimde “Dora’da vardı biliyorum. Horse” dedi 🙂
Wenice’den aldığım Hello Kitty tişörtünün etiketi olan kart artık bizim dikiş kartımız oldu ve tabiki amcamızın askerliğinden kalma ayakkabılarının bağcıklarıyla birlikte kullanıma hazırlandı.
Delme işlemi için ise delgeç kullandım. Ne yazıkki tek delikli delgeç olmadığı için çift taraflı delgeçle deldim. Evde yapılmış materyalin tadıda bir başka oldu….
Kuklaları boyadı. Boyarken tam olarak ne olacağını anlamadığı için sanırım kuruyana kadar sabredemedi ve yarım bıraktı. Ertesi gün kesti ve yapıştırdı. Birlikte Kral ve prenses temalı bir kukla tiyatrosu yaptık. Kısa sürdü. Neden mi? Kuklalar oynatırken yırtıldı da ondan 🙂
Makarnaları boyadı, kuruttu(o sırada konsantrasyonu dağıldı yarım bıraktı) ve ertesi gün ipe dizdi. İpe dizmek için benim denetimimde iğne kullandı. Sonrada kolye yapıp boynuna astık. Tabiki kısa bir süreliğine sadece fotoğrafa poz verene kadar.
Babasıyla haftasonu yoğunlaştırılmış tamir aktivitesi vardı. Sanırım el becerisini geliştirince babaya pek fırsat kalmadı. Evde tornavida’yı almak için yoğun bir kavga vardı.
Bu materyali kendim bizzat hazırladım. Bu yüzden dahada bir heyecanla koydum Melis’in önüne. Oda en çok annenin evde olduğu günleri işaretlemeyi sevdi 🙂
melisligunler 